Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
216 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
24 saatte okudu
Ölmeden önce yaşamamız gereken tek bir hayatımızı olduğunu aslında hepimiz biliyoruz. Lakin bu öyle bir durum ki, bunu çoğu zaman unutuyoruz ya da hayat gailesi içerisinde aklımızdan çıkıyor belki de kim bilir. İnsan gerçekten çok garip ve tahmin edilemeyen bir sosyal varlık. Cem Mumcu'nun bu söyleşi tarzındaki kitabında farklı bir şeyler
Ölmeden Önce Mümkünse Yaşamanız Gereken 1 Hayat
Ölmeden Önce Mümkünse Yaşamanız Gereken 1 HayatCem Mumcu · Okuyan Us Yayınları · 2021150 okunma
176 syf.
10/10 puan verdi
İbrahim Tenekeci’den okuyup keşfettiğim bu isimle daha yakından münasebet kurmak için sanırım, hemen bu hüzünlü isme sahip kitabını edindim. Deneme türünde bir eser. Günlük hayata dair gözlemler, yaşanmışlıklar, naif bir pencereden bakmış sıradan olaylara ve çok kibar çekici bir üslupla anılarını paylaşmış. İftar çadırlarına dair yorumu, boş arsaları oyun alanı ilan eden çocuklara dair yazdıklarını huzurla okudum. Halep’e onun kadar üzüldüm. Kapısında davul zurna çalınan geleneksel düğünü, haremlik selamlık şatafatlı bol ilahili köşk düğününden daha İslami bulmasına hak verdim. Mezun olduğu “hayali lise” ye hayran kaldım. Rahman Suresi 60. ayeti mealini Kaşgarlı bir gençten “ Yahşılıkın karşılığı yine yahşılıktır” diye işitince Türkçe’ye hissettiği hayranlığı, fazlasıyla paylaştım. Yaşar Nuri Öztürk’e bir kez daha rahmet okudum. Her cuma, hutbelerin muhatabı 20 milyon erkeğin dünyasına dair tespitlerini ve elbette taleplerini yerinde ve haklı buldum. Son 20 yılın genç sanat ve edebiyat insanı keşfedemeyen, dergi-şiir-film-karikatür üretemeyen bir neslin kıskacına girmiş olması gerçeğiyle ben de yüzleştim. Haklılıklarla dolu şahane denemeler okudum. “Hız ve haz çağında yaşıyoruz. Ahmet Murat, biraz durmayı, nefes almayı ve etrafımızda bakmayı teklif ediyor. Ölçülü davranmayı öneriyor.” diye yazmıştı İbrahim bey.. İşte bu soluğa bu satırlardan sonra ulaştım.
Belki de Üzülmeliyiz
Belki de ÜzülmeliyizAhmet Murat · Profil Kitap · 20171,042 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Nedense bana, henüz kimsenin ulaşamadığı, hatta kimsenin oturup hayalini bile kuramadığı, harikulâde bir sonsuzluğa gidiyormuşuz gibi geliyor.. Kitabı okuyor
Bin Hüzünlü Haz
Bin Hüzünlü HazHasan Ali Toptaş · İletişim Yayınları · 20154,465 okunma
152 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Bin Hüzünlü Haz; dış dünyada başlayan ve içe dönen; içe döndükçe çoğalan, karmaşıklaşan bir arayışın öyküsü. Bir adlandırma yapılacak olursa, 'Postmodern'in hakkını veren kapalı bir anlatıma sahip, uzun bir durum öyküsü denebilir. Akıcı olduğunu söylemek zor fakat özgün metaforları, mekansal ve psikolojik betinlemeleri, toplumu yansıtan gözlemleri, yerli yerinde kullanılan kelime oyunlarıyla edebi hazzı vadeden bir eser. Zor ve güzel.
Bin Hüzünlü Haz
Bin Hüzünlü HazHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 20194,465 okunma
152 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Herkes Alaaddin'i arıyor... Evet alanına hakim olmayanın sıkılacağı nefes kesen bir eser. Her kelimesini dikkatle okudum diyebilirim. Alaaddin'in ilk başlardaki anlamının giderek değişmesi çok hoşuma gitti. Modern dünyada hangimiz sonsuz arayışta değiliz? Godot'yu Beklerken eserini okuyanlar bu eseri okurken alışık oldukları bir üslup bulacaklardır eminim.
Bin Hüzünlü Haz
Bin Hüzünlü Haz
Bin Hüzünlü Haz
Bin Hüzünlü HazHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 20194,465 okunma
290 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
KOKULYA FIRTINASI ELİF SOLAK 289 SAYFA Pulur Köy Enstitüsü, Yavuz Selim İlk Öğretmen Okulu olmuştu. Bu okullar Esin kızım, yaylada doğan güneş gibiydiler. Öyle bir ruhla öğrenci yetiştiriyorlardı ki her birimiz Anadolu'nun bir köyüne gidip oralarda ışık ve umut olmak gayesindeydik. Bizler pamuklar içinde fasulye filizlendirmedik. Toprakta
Kokulya Fırtınası
Kokulya FırtınasıElif Solak · Metinlerarası Kitap · 20234 okunma
Reklam
152 syf.
·
Puan vermedi
Bu büyü, bu gereçklik, bu romantizm bana göre değil. Bunu kabul ediyorum. Sorun yazarda değil, bende. O daha iyi okurlara layık. Belki de değil. Son yaşanan olaylardan sonra hiçbir şeyden emin değilim. Düşle gerçekliğin iç içe geçtiği bir roman. Bir aradığını bulamama, bulduğuna anlam verememe, anlamlı bulduğu şeyleri kabul edememe hikayesi. Ben Jean Paul Sartre konusunda da keyifsizim zaten. Albert Camus bambaşka bir yerde. Ama olan Ali Lidar'a oldu.
Bin Hüzünlü Haz
Bin Hüzünlü HazHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 20194,465 okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
Cicero'nun her şeyden elini çektiren biricik kızının kaybı üzerine yaşadığı hüzünlü duygu durumu üzerine kaleme aldığı Tusculum Tartışmaları'nda ele aldığı duygular konusu ile ilgili müthiş bir okuma oldu benim için. Antikçağ döneminde düşüncenin yanı sıra duygu durumu üzerinde de durulmuştur. Cicero'yu hepimiz biliriz, kızının kaybı üzerine öyle bir kedere bürünmüş ki, bu acının yol açtığı yaraları iyileştirmek için mücadele etmiştir. Bizi yaralayan duygu durumundan kurtulmak çok da kolay olmuyor bazen. Üstelik bu tüm bunlarla mücadele ederken, dış dünyadaki tüm unsurlar bizi çok da umursamadan yoluna devam ediyor ki bizler buna da ayak uydurmak durumunda kalıyoruz. Cicero duygular ile bedensel ve ruhsal hastalıklar arasındaki ilişkiye de değinmiştir. Tüm bunlardan kurtulmak için de akıl ve erdeme ihtiyaç vardır. Duygu ve akıl bazen iki farklı cephede insan ile savaşıyor. Taraf tutsak da bizi ele geçiren duygular nedeniyle oyunu kuralına göre bir türlü oynayamıyoruz. Duyguya atfedilen, ruhun bir çırpınışı tanımlaması aslında ne kadar da doğru. Bazı duygulardan kurtulmak için nasıl da çırpınıyoruz düşününce. Gerçekte duyguların nedeni ve kaynağı tespit edilebilirse tedavi edilebilir gerçeğini de unutmayalım. Keder, korku, arzu ve haz... Bu temel duyguyu her insan farklı şekillerde yaşıyor şüphesiz. Şiddetleri, süresi ve üzerimizde bıraktığı etki de farklılık gösteriyor. Kitabın içeriğinde bir hastalık olarak da ele alınıyor duygular.
Duyguların Anatomisi
Duyguların AnatomisiCana Vilken Çoraklı · Alfa Yayınları · 202317 okunma
152 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
"yazmak hayatı deşmektir"
HAT bin hüzünlü haz Yazmanın hazzı Bu roman tipik roman okuyucusunun beklentilerini karşılamayan, onu beklentilerini bırakıp dolambaçlı fantastik yollardan götürüp, sürükleyip, umut verip, düşkırıklığında, harika imgeler, resimler, düşlerle avutan bir kitap. Hani sanki enstrümantal bir müzik parçası gibi. Tanıdık ezgilerin olduğu ama onların da
Bin Hüzünlü Haz
Bin Hüzünlü HazHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 20194,465 okunma
256 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Kaybolanlar neden kaybolur.... Kaybolanlar neden suskun...
Hasan Ali Toptaş'ın romanlarını okumaya 'Beni kör kuyularda' (2019) ile başladım. Daha sonra Bin Hüzünlü Haz'ı (1998) okudum. Sıra, geri geri giderken, Gölgesizlere (1995) geldi. 'Beni kör kuyularda' ile 'Gölgesizler' ortak bir izin peşinde gibi. İkisi de kayboluşlar, belirsizlikler, çevrenin buna
Gölgesizler
GölgesizlerHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 202012,7bin okunma
398 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.